19.10.2010

Policy Dilemma: How to stop Financial Crime ?

Financial crime is a social and economic phenomenon involving a high level of strategy.

Financial crime is a game involving the complex systems. It involves complex rules, monetary (money) transmission mechanism. Thus, financial crime involves monetary and non-monetary costs and operations.

20.04.2010

ECONOMIC CRIME AND MONEY LAUNDERING

Game theory can also be used to study a wide variety of money launderer (ML/TF) behaviors in the market place.

The acts of fraud and acts of money laundering are interconnected; money laundering is a product of fraud. The resources that being spend on fraud detection and prevention within banks may well support the AML programs.

Economic crime runs through the different sectors. Economic Crime- FRAUD: All means by which one individual can get an advantage over another by false suggestions or suppression of the truth. It includes all surprise, trick, cunning or dissembling, and any unfair way by which another is cheated.

Risk and Probability: "Until we can distinguish between an event that is truly random and an event that is the result of cause and effect, we will never know whether what we see is that we'll get, nor how we got what we got from a decision we have made, though we do not know for certain what the outcome will be.

The essence of risk management lies in maximizing the areas where we have some control over the outcome while minimizing the areas where we have absolutely no control over the outcome and the linkage between effect and cause is hidden from us.” Page 197 – Chapter 12, “The Measure of Our Ignorance” From “AGAINST THE GODS”.

Criminal are adaptive and opportunist. They always devise new methods to commit crime.

SİYASİ NÜFUZ SAHİBİ KİŞİLER (PEPs):

  • "Ülkede para yok ki, karapara nasıl olsun" diyen devlet adamları (politikacılar) ve üst düzey devlet yöneticileri,
  • Soru sormayan, soru sormaktan kaçınan bankacılar,
  • "Paranın karası beyazı olmaz" diyen bankacılar ve devlet adamları
"Siyasi Nüfuz Sahibi Kişiler" olarak tanımlanır.

Suç Geliri Aklanmasının perde arkasında olan Üst Düzey Yerli ve Yabancı Politikacılar (devlet adamları) Siyasi Nüfuz Sahibi Kişiler olarak tanımlanır.


PEPs Screening:
Dow Jones Watchlists
World-Check

PEP (Siyasi Nüfuz Sahibi Kişiler) ne demektir ?

PEFP (Siyasi Nüfuz Sahibi Yabancı Kişiler) ne demektir ?

PEPs: İleriye Bakış Açısı

PEPs: Yüksek Risk Grubu- Yerli ve Yabancı PEPs


Yozlaşmış SNSK hem özel bankacılık hizmetlerini hem de muhabir bankacılık hizmetlerini suistimal etmektedirler.

‡ SNSK:

1. SNSK ve Muhabir Bankacılık
2. SNSK ve Özel Bankacılık

Tanım (AB Direktifi):

“Siyasi nüfuz sahibi kişiler”, önemli kamu görevleri kendisine emanet edilmiş gerçek kişiler ve yakın aile üyeleri veya bu kişilerin yakın ortakları olarak bilinen kişiler anlamına gelir (AB DİREKTİFİ).

SNSK tespit edildiğinde otomatik olarak iş ilişkisi kesilmez. Sürekli GMDT gerektirir.

Müşteri Profili:
Tanım/Ünvan Kodu: Yurt dışı (yurt içi) üst düzey siyası kişi ve ailesi/yakınları.
Risk Grubu: Yüksek risk grubu
Faaliyet alanı: Muhabir bankacılık-Özel Bankacılık
Hesap Açma Kararı: Üst Düzey Yönetim
MDT Tipi: GMDT ve sürekli izleme

BASEL:

Özel bankacılık hizmeti sunan bankalar özellikle itibar riskine açıktır. Bu nedenle operasyonlarına yozlaşmış SNSK için GMDT (Risk odaklı KYC prodedürleri ) uygulamalıdır.

Önlem/Tedbir (Karşı Tedbirler):
GMDT ve Sürekli İzleme
Üst Düzey Yönetim Onayı- İkinci defa gözden geçirme için
Güvenilir SNS Listeleri Veritabanı (SNSK Listesinin satın alınması)
Uyum, denetim ile gözden geçirilmesi gerekmektedir.

Amaç :
SNSK olan kişileri sürekli izliyorum onlara GMDT prosedürleri uyguluyorum demek için SNSK listelerinin
Bilgi İşlem Sistemine kaydı gerekir.
  • Worldcheck Peps listelerinin satın alınması !

FATF: Siyasi Nüfuz Sahibi Kişiler (SNSK) İle İlgili MDT: Tavsiye 6


• Müşterinin SNSK olup olmadığını tespit etmek için uygun "risk yönetim" sistemlerine sahip olmak,
• İş ilişkisi kurmak için Üst Düzey Yönetimin onayını almak,
• Fon Kaynağını tespit etmek için önlem almak,
• Sürekli geliştirilmiş izleme (GMDT) gerçekleştirmek.

19.04.2010

SUÇ GELİRİ AKLANMASI SORUŞTURMASINDA DÖRT TEMEL ADIM

1. Yasadışı Faaliyetin Belirlenmesi

Soruşturmacıların, yasadışı faaliyetin ilgili yasalar kapsamında suç geliri aklanması veya hak kaybına neden olan öncül suçlardan biri olmasını göstermesi mecburidir.


Genellikle, suç geliri aklanması ve hakların düşürülmesi yasaları, suç geliri aklanması suçunu kanıtlamak için hedefin “yasadışı bir faaliyetin” veya öncül suçun gelirlerini kullanan bir mali işlem ile iştigal etmesini gerekli kılmaktadır.


Ülkenin yasalarına bağlı olarak, suç gelirlerinin veya fonlarının, örneğin uyuşturucu kaçakçılığı, dolandırıcılık, bankacılık ihlalleri ve haraç toplama, borsa suçları (manipülasyon) vb. gibi öncül suçlardan en az birinden türetilmiş olmasını kanıtlamalıdır.

2. Mali İşlemlerin Tespiti ve İzlenmesi

Soruşturmacılar aşağıdakileri kullanarak hedefin mali izini tespit etmeli ve sürmelidir:

- Emniyet veritabanları. Mali İstihbarat Biriminin veritabanı tüm mali soruşturmalar için başlangıç noktası olmalıdır.

- Arama izinlerinin uygulanması esnasında el konulan dokümanlar. Örneğin, para değişim makbuzları, komisyonculuk beyanları, elektronik transfer ve postayla ödeme talimatı makbuzları, kiralık kasa kayıtları, otomobil kayıtları, kredi kartı ekstreleri, kumarhane üyelik kartları ve seyahat acenteleri ile ilgili dokümanları.

- Ticari veritabanları. Dava edilen veya hedefi dava eden tanıklara ulaşılabilecek kredi bürosu raporları ve mahkeme karar listeleri hedef hakkında oldukça fazla bilgi sağlayabilir.

- Kamusal arşivler. Şirket kayıtları, sosyal güvenlik, iflas mahkeme dosyaları, boşanma ve veraset mahkeme kayıtları ve gayrimenkul kamusal arşivleri de büyük faydalar sağlayabilir.

- Lisanslandırma büroları. Motorlu araç kayıtları, evlilik cüzdanları, alkol ruhsatları ve noter kayıtları da iyi sonuçlar verebilir. Hedef kişinin küçük bir işletme ile bağlantılı olması halinde, soruşturmacı yasal gelirlerin yasadışı gelirlerle karıştırılıp karıştırılmadığını görmek ve satışları ve kar oranlarını benzer işletmeler ile mukayese etmek, alım-satım seyirlerini gözlemleyerek iş hacmini belirlemek, satın alınan ürünlerin bildirilen satışlarla tutarlı olup olmadığını görmek için tedarikçileri ve toptancıları kontrol etmek, banka kayıtlarını ve para yatırma seyirlerini analiz etmek ve yatırılan paraları satışlarla mukayese etmek için işletmenin defter kayıtlarını gözden geçirmeyi göz önüne almalıdır.

3. Hedef Hakkında Mali Analiz Gerçekleştirme

Suç geliri aklanması soruşturmasına konu hedef kişinin “dürüst bir yaşamı” yansıtan harcama alışkanlıkları sergileyip sergilemediğini tespit etmek için kullanılan bir takım araçlar vardır. [Bunlar] hedef kişinin gelirlerinin “yasadışı” kaynaklardan gelip gelmediğini belirlemek için kişinin “yasal” gelirinin üzerinde varlık elde edip etmediğini tespit edecektir. Örneğin, vergi dairesinin uygulayacağı net varlık yönetimi teknigidir.


Net varlık yöntemi genellikle hedef kişinin şüpheli varlıklarının bulunduğu hallerde kullanılır. Hedef kişinin harcama şablonunun maddi aktiflerin alınmasını ve elden çıkarılmasını gösterdiği durumlarda faydalıdır. Örneğin, davalının başlangıçtaki net varlığını belirlerse ve daha sonra söz konusu her yıl için net varlığında tenzil edilemez masraflara eklenen ve yıl için bilinen vergilendirilemez alındıları hariç olmak üzere, bildirilen vergilendirilebilir gelirini önemli bir tutarda aşan artışlar olduğunu gösterirse mahkeme fazlalık olan net varlığındaki [artışların], devletin muhtemel bir kaynak göstermesi veya olası tüm vergilendirilemez kaynakları reddetmesi halinde bildirilmemiş vergilendirilebilir geliri temsil ettiği sonucunu çıkarabilir.


Hedef kişinin dikkat çekici harcama alışkanlıklarına sahip olması halinde soruşturmacıların “fonların kaynağı ve uygulaması analizi” yürütmesi gerekmektedir. Bu, harcama kalıplarının geçici bir tabiatta olduğu durumlarda faydalıdır. Analiz formülü şöyle belirtilebilir:


Tespit Edilmemiş Nakit  =  (Toplam Nakit Giderler - Toplam Nakit Gelirler)

4. Varlıkların Dondurulması ve Varlıklara El Konulması

Başarılı bir el koyma için anahtar nokta zamanlamadır, zira özellikle suç geliri aklanması döngüsünde aracı rolünde olan birçok aklayıcı, belirli bir süre boyunca fonları biriktirecek ve bu dönemin sonunda bloklar halinde dağıtacaktır. Örneğin, ticari bir hesaba veya başka bir banka hesabına büyük para çekimlerinden hemen sonra ilgili varlık müsadere yasaları kapsamında el konulması verimli olmayacaktır.

2.03.2010

Şüpheli veya Olağandışı Faaliyetlerin İzlenmesi ve Bildirimi

Uygun durum tespiti, yönetimin bir müşteri veya gerçekleştirdiği işlem hakkında, söz konusu müşteriyi veya işlemi şüpheli kabul etmeden ve bunu uyum programının bir kısmı olarak bildirmeye karar vermeden önce daha fazla bilgi toplamasını gerekli kılabilir.

Neyin şüpheli faaliyet olduğu ile ilgili sağlam ve hızlı uygulanabilir kurallar olmadığı için finansal kuruluşun çalışanlarının müşterinin düzenli işleri ile tutarlı olmayan faaliyetleri izlemesi gerekmektedir. Finansal kuruluşların her gün binlerce işlemi ayıklaması gerektiği için, bir firmanın şüpheli bir faaliyeti izlemek ve rapor etmek için kullandığı sistem risk tabanlı olmalı ve firmanın boyutu, işlerinin tabiatı ve müşterilerinin tipi ve konumu gibi faktörler ile tespit edilmelidir.

Çoğu finansal kuruluşun elinde olası suç geliri aklama ve terörün finansmanı durumlarını bulmak için kullanılabilecek raporlar bulunmaktadır. Raporlardan bazıları şunları içerir:

■ Ülkenin bildirim eşik değerinin üzerinde günlük nakit aktivitesi

■ Ülkenin bildirim eşik değerinin hemen altında günlük nakit aktivitesi (olası parçalamaları tespit etmek için)

■ Olası parçalamaları tespit etmek için belirli bir zaman içinde biriktirilen nakit aktivitesi(örneğin belirli bir tutarın üzerindeki bireysel işlemler veya 30 günlük süre içerisinde toplamda belirli bir tutarın üzerine çıkan meblağlar).

■ Elektronik transfer raporları/kayıtları (tutar ve coğrafi faktörleri kullanan filtrelerle)

■ İzleme aracı kayıtları/raporları

■ Karşılıksız çek yazma/tahsil edilmeyen fonların çekilmesi (önemli borç/kredi akışları)

■ Önemli değişiklik raporları

■ Yeni hesap faaliyet raporları.

Bildirim prosedürleri ülkeden ülkeye değişiklik gösterse de, bir finansal kuruluşun bünyesindeki tipik şüpheli veya olağandışı faaliyetleri bildirim süreci şunları içerir:

■ Potansiyel şüpheli faaliyetlerin belirlenmesi prosedürleri

■ Her olağandışı faaliyet vakasının – ve devamlılığının – resmi olarak değerlendirilmesi

■ Resmi dairelere gönderilmiş veya gönderilmemiş şüpheli faaliyet bildirim kararının dokümantasyonu

■ Üst düzey yönetim veya yönetim kurulunu şüpheli faaliyet bildirimleri hakkında periyodik olarak bilgilendirme prosedürleri ve

■ Şüpheli faaliyetlerin tespiti hakkında çalışanların eğitimi.

Şüpheli faaliyet bildirimini gerekli gören birçok ülkede, bildirim yapıldığının hakkında bildirim yapılan kişiye ifşa edilmesi yasaklanmıştır. Birçok yasada aynı zamanda bildirimi yapan kuruluşu ve çalışanları için hukuki yükümlülük konusunda dokunulmazlık sunulmaktadır. Bu, bildirimi yapan kuruluşu müşterinin mali gizliliği hakkında yürürlükte olan hukuki şartlara riayet etme yükümlülüğünden muaf tutmaz.

Şüpheli Faaliyet Bildirimleri (Suspicious Activity Reports - SAR) genellikle şüpheli suç geliri aklama ve diğer suçlar hakkında emniyet birimi soruşturmalarının başlatılması için kullanılır.

Düzenleme kurumları aynı zamanda şüpheli işlem bildirimlerini yetkilerini kötüye kullandıkları bildirilen banka memurlarına karşı yaptırımda bulunmak için kullanmaktadır.

İyi kayıt tutuma prosedürleri, bildirimin düzenleyici veya hukuki gerekliliklerinin yönetilmesi için anahtardır. Ulusal yasalar veya düzenlemelerde genellikle finansal kuruluşların ve işletmelerin kayıtları saklama süreleri, elde tutulması gereken kayıt tipleri ve bunların talep üzerine düzenleme makamlarına veya emniyet personeline nasıl teslim edilmesi gerektiği belirtilmiştir.

SAR’ları saklamak için uluslararası bir takas odası bulunmamaktadır, ancak çeşitli ülkelerdeki Mali İstihbarat Birimleri genellikle her yıl kaç SAR’ın verildiği, en fazla bildirim yapılan alanlar ve şüpheli faaliyet trendlerinin neler olduğu hakkında raporlar yayınlarlar. Bu bilgiler MİB’lerin birbirleri arasında imzaladıkları sözleşmeler yoluyla ülkeden ülkeye paylaşılabilir.

KIRMIZI BAYRAKLAR VEYA SUÇ GELİRİ AKLANMASI GÖSTERGELERİ

İşletmeler için denenmiş ve doğru şüpheli faaliyet göstergelerinin kapsamlı bir listesi olmasa da, mali suç ve suç geliri aklanması faaliyetleri ile ilgili olarak kuruluşunuzun kullanabileceği birçok genel gösterge bulunmaktadır.


Şüpheli trendler şunları içerir:


ATM Kullanımı:

ATM’lerin kullanım kolaylığı, ATM’leri suç geliri aklayıcıları ve teröristler için ideal finansal hizmet teslim noktaları haline getirmektedir. Suç geliri aklayıcıları ABD sınırları içinde para yatırmak ve başka kişilerin bunları ülke dışında çekmesini sağlamak için ABD’de bulunan bir hesap kullanabilir.

Yerli teröristler ATM’leri seyahat esnasında hesaplara erişmek için elverişli bulabilir. Erişim için birden çok cihaza sahip mevduat hesapları ATM’lerin yasadışı istismarının göstergeleri olabilir. Kuruluşlar ATM’ler yoluyla çok uluslu işlemleri tespit etmek için verilerini incelemeyi göz önünde bulundurmalıdır.


■ Müşterilerin Taşınması:

Özellikle müşterinin bilgilerinde ikametgahını sık sık değiştirmesini gerektiren bir şey yokken bir müşterinin her ay taşınması şüpheli olabilir.


■ Stopaj Kesintisi:

Bir müşteri neden gönüllü olarak devletin gelir yaratan bir hesabından stopaj vergisi almasına izin verir ? Özellikle sona ermiş veya geçersiz yabancı Vergi Kimlik Numarası belgelerine sahip bu hesaplara bakın.


■ Mevduat veya Yatırım Hesabı Açma:

Kuruluşlar yeni müşterilere fonlarının kaynağının sormanın yanı sıra müşterinin ilk işleminin nasıl gerçekleştirildiğini tespit etmelidir. Özellikle ülke dışından elektronik transferler, parasal araçlar ve elbette büyük banknotlar kullanılarak yapılan yüklü nakit işlemleri dikkat çekicidir.


■ Piyasa Dışı Beklenmedik Paralar:

Kuruluşunuza yeni gelen bir müşterinin gerçek olmayacak kadar iyi olduğunu düşünüyorsanız, haklı olabilirsiniz. Özellikle işin size verilmesi için özel bir neden yoksa kuruluşunuzun çok uzağında bir adrese sahip kişilere dikkat edin. Hizmet almak için evine daha yakın başka kuruluşlar yok mu?

Müşterinin bir işletmesi olması halinde, operasyonlarıyla aranızdaki mesafe böyle bir işletmenin gerçekten olup olmadığını doğrulamanızı önleme çabasını yansıtabilir. Yeni iş alırken “hiç soru sormama” felsefesini benimseyen satış personelinizin etkisinde kalmayın.

Tabi ki stopaj kesintisi yapan her müşteri terörist olmadığı gibi piyasa dışından beklenmedik para elde eden her müşteri de suç geliri aklayıcısı değildir. Bunlar bir kuruluşun daha yakın incelemeyi hak eden “yüksek riskli” hesapları tespit etmek için kullanabileceği etmenlerin sadece birkaçıdır. Suç geliri aklama uyum sisteminizin bu faaliyetlere karşı hazırlıklı ve bu faaliyetler meydana gelmeden önce bunları engelleme potansiyeline sahip olması için yollar arayın.

Suç geliri aklama yöntemleri finansal ilişkilerin ve fonların finansal kuruluşlar aracılığıyla tüm dünyada aktarılma yollarının karmaşıklığı arttıkça daha sofistike bir hale gelmiştir. FinCEN’in Ekim 2005’te yayınlanan SAR Faaliyetlerinin Gözden Geçirilmesi: Trendler, İpuçları ve Sorunlar başlıklı yayınında, bir menkul kıymetler simsarı-aracısı düzenindeki göstergeler ele alınmıştır. Bunlardan biri hesapların kasıtlı olarak istismarı veya komisyonculuk hesaplarını belirtilen yatırım amacı ile tutarsız bir biçimde kullanmaya çalışan şahıslardır.

ŞÜPHELİ MÜŞTERİ DAVRANIŞI

■ Müşteri olağandışı veya aşırı derecede heyecanlı bir tutum içerisindedir

■ Müşteri açık bir biçimde kayıt tutma veya bildirim görevlerinizden kaçınmak için sizinle bu görevleriniz hakkında konuşur

■ Müşteri gerekli kayıt tutma veya bildirim şartlarından kaçınma çabası içinde bir çalışanı tehdit eder

■ Müşteri kendisine bildirim yapılması gerektiği söylendiğinde bir işleme devam etmekte tereddüt eder

■ Müşteri çalışana bahşiş vermeyi önerir.
 
■ Müşterinin gizli bir amacı olduğu veya büyük bir hesap bakiyesi üzerinden yüksek bir faiz oranı elde etme şansını geri çevirmek gibi anormal şekilde davrandığı görülür

■ Bir kamu görevlisi olan müşteri bilinen yasal aile geliri kaynakları ile tutarlı olmayan yüksek meblağlarda para yatırmaya başlayan bir aile üyesinin adına hesap açar

■ Müşteri parayı saymadan yüksek meblağda para yatırır

■ Müşteri sık sık büyük banknotlar ile küçük banknotları değiştirir

■ Müşterinin nakit para yatırma işlemleri genellikle sahte banknotlar veya kötü veya son derece kirli banknotlar içerir

■ Öğrenci olan müşteri kendisinden beklenmeyecek şekilde büyük meblağlarda para aktarır veya çevrimini yaptırır

■ Hesaplarda yüksek para hareket hızı görülür fakat gün başlangıcı ve sonunda bakiyeler düşük kalır

■ İşlemde, orijinal antetli kağıt yerine fotokopi olarak alınmış yazışmalar bulunur

■ İşlem çok tanınmış yasal finansal kuruluşların adlarını anımsatan offshore kuruluşları içerir

■ İşlem atlasta veya haritada bulunamayacak bilinmedik ülkeleri veya adaları içerir

■ Temsilci, avukat veya mali danışman vekaletname gibi uygun belgeler olmadan başka bir kişi adına hareket eder
 
ŞÜPHELİ MÜŞTERİ KİMLİK TESPİTİ DURUMLARI
 
Müşteri olağandışı veya şüpheli kimlik tespit dokümanları sunar ve kişisel geçmişi hakkında veri vermeye gönülsüzdür

■ Müşteri bir hesap açarken kişisel geçmiş bilgilerini vermeye gönülsüzdür

■ Müşteri kimlik belgesi, referanslar veya yerel adresi olmadan hesap açar

■ Müşterinin daimi adresi bankanın hizmet verdiği alanın dışındadır

■ Müşterinin ev veya işyeri telefonu kesiktir


Müşteri finansal kuruluşun müşterilerinin kimliği hakkındaki bilgileri nasıl dağıttığı hakkında birçok soru sorar

■ Ticari bir müşteri ticari faaliyetlerinin detaylarını vermekte veya işletmeyle ilgili mali raporları veya dokümanları vermekte isteksiz davranmaktadır

■ Müşteri bir kredi başvurusu için geçmiş veya güncel istihdam kaydı sunmaz

■ Müşteri gizli bir operasyonu yürüten bir emniyet memuru olduğunu iddia eder ve bu iddiayı destekleyen herhangi bir geçerli gösterge bulunmamaktadır
 
ŞÜPHELİ NAKİT İŞLEMLER
 
■ Müşteri başka bir müşteri ile gelir ve bildirim eşik değerinin altında para işlemleri gerçekleştirmek için farklı veznedarlara giderler

■ Müşteri 500 avro’luk veya 100 dolarlık banknotlar gibi çok sayıda büyük banknot içeren yüksek meblağda nakit yatırır

■ Müşteri bir veya daha fazla isimde birkaç hesap açar ve daha sonra bildirim eşik değerinin altında birkaç nakit yatırma işlemi gerçekleştirir

■ Müşteri sahtekarlık dolandırıcılık entrikalarından türetilmiş paraların yatırıldığı hesaplardan 100 dolarlık banknotlar şeklinde raporlama eşik değerinin altında tutarlar çeker

■ Müşteri gece emanet kasaları vasıtasıyla özellikle müşterinin işi ile tutarlı olmayan yüksek meblağlarda olağandışı nakit işlemler gerçekleştirir

■ Müşteri açık bir ticari nedeni olmadan veya genellikle yüksek miktarlarda nakit üretmeyen bir iş için sık sık büyük meblağlarda para yatırır veya çeker

■ Müşteri aynı gün içerisinde farklı şubelerde büyük nakit işlemleri gerçekleştirir veya bunu kendi adına yapması için insanları organize eder

■ Müşteri birkaç hesaba bildirim eşik değerinin altındaki tutarlarda para yatırır ve daha sonra fonları tek bir hesapta toplar ve bunları yurtdışına elektronik transferler ile yollar

■ Müşteri bildirim eşik değerinin üzerinde bir meblağı yatırdıktan sonra, meblağ için para işlem bildirimi gönderileceğini öğrenip yatırdığı meblağın bir kısmını geri almaya çalışır

■ Müşteri ATM’lerde bildirim eşik değerinin altında birkaç para yatırma işlemi gerçekleştirir

■ Kurumsal hesapta çek yerine başta nakit olmak üzere para yatırma veya çekme işlemleri gerçekleştirilir

■ Müşteri sık sık diğer bankalarca damgalanmış para desteleri şeklinde yüksek meblağlarda para yatırır

■ Müşteri nakit karşılığında bildirim eşik değerinin altındaki tutarlarda sık sık parasal araç alımı gerçekleştirir

■ Müşteri olağandışı sayıda yabancı para çevrim işlemi gerçekleştirir
 
ŞÜPHELİ NAKİT DIŞI MEVDUATLAR
 
■ Müşteri genellikle aynı değerde ve sırada çok sayıda seyahat çeki yatırır
■ Müşteri olağandışı işaretler taşıyan ödeme talimatları yatırır

■ Müşteri çok sayıda ardışık sıralı yuvarlak dolar hesabı ödeme talimatları yatırır

■ Müşteri hesabın amacı veya işin tabiatı ile tutarlı olmayan çekler ve/veya ödeme talimatları yatırır

■ Hesap dışı fonlar, hesap sahibinin normal ticari veya şahsi özellikleri ile tutarlı değildir ve şüpheli uluslararası yetki bölgelerine yapılan transferleri içerir

■ Yatırılan fonlar belirlenen hesap amacı ile tutarsız ödeme yöntemleri yoluyla hızlı bir biçimde hesap dışına aktarılır

ŞÜPHELİ ELEKTRONİK TRANSFER İŞLEMLERİ

■ Hesap sahibi olmayan bir kişi her biri bildirim eşik değerinin altındaki meblağlarda sayısız parasal araç içeren fonlarla elektronik transferler gönderir

■ Gelen bir elektronik transfer, fonları kasa çeklerine çevirme ve bunları hesap sahibi olmayan kişiye gönderme talimatları içerir

■ Gizlilik cennetlerine yüksek meblağlar aktaran bir elektronik transfer

■ Arkasından başka bir tarafa ödeme yapmak için parasal araçların lehdarı tarafından ani bir alım gelen bir elektronik transfer

■ Herhangi bir uluslararası elektronik transfer geçmişi bulunmayan veya müşterinin belirtilen işinin uluslararası elektronik transfer gerektirmediği bir hesapta uluslararası elektronik transfer faaliyetinde artış meydana gelmesi

■ Müşteri uluslararası görünen karları sık sık elektronik transfer ile ülke dışına aktarır

■ Müşteri çok sayıda küçük elektronik transferler alır ve daha sonra başka bir ülkeye büyük miktarda elektronik transfer gönderimi talimatı verir

■ Müşteri hamiline araçlar yatırır ve arkasından fonların üçüncü bir şahsa elektronik yollarla aktarılması talimatını verir

■ Döviz bürosu adına açılmış hesaba bildirim eşik değerinin altında elektronik transferler gelir veya nakit para yatırılır

ŞÜPHELİ KİRALIK KASA FAALİYETİ

■ Müşteri kiralık kasa bölümünde muhtemelen büyük meblağlarda nakdin korumaya konduğunu gösterir biçimde olağandışı zaman harcar

■ Müşteri genellikle bildirim eşik değerinin altındaki meblağlarda para yatırmadan hemen önce kiralık kasa bölümünü ziyaret eder

■ Müşteri birden fazla kiralık kasa kiralar

ŞÜPHELİ KREDİ İŞLEM FAALİYETLERİ

■ Müşterinin bir mali raporunda muhasebe ilkelerine uygun olmayan beyanatlar bulunur

■ Bir işlemin, emisyon oranı, asal banknotlar, yedek taahhüt, arbitraj veya hedge sözleşmeleri gibi saçma fakat etkileyici terimlerin kullanılması yoluyla olması gerekenden daha karmaşık görünmesi sağlanır

■ Müşteri offshore şirketlere verilecek veya offshore bankaların yükümlülükleri ile teminat altına alınan krediler talep eder

■ Müşteri fon kaynakları hakkında akla yatkın bir açıklama yapmaksızın sorunlu yüklü bir krediyi aniden kapatır

■ Müşteri mevduat sertifikaları satın alır ve bunları kredi için teminat olarak kullanır

■ Müşteri kredi için yatırılan nakit paraları teminat gösterir

■ Müşteri kredi almak için offshore konumdaki nakit teminatları kullanır

■ Müşterinin kredi ile edindiği para beklenmedik biçimde offshore bir yere aktarılır
 
ŞÜPHELİ TİCARİ HESAP FAALİYETİ
 
Ticari müşteri benzer işletmelerden dikkat çekici biçimde farklı mali raporlar sunar

■ Büyük bir işletme bir muhasebeci tarafından hazırlanmamış mali tablolar sunar

■ Çek bozdurma hizmetleri sunan perakende işletmesi, muhtemelen başka bir nakit kaynağına sahip olduğunu gösterir biçimde çek yatırma karşılında yüksek meblağlarda nakit çekimi gerçekleştirmez

■ Müşteri yürütülen iş tipine uygun olmayacak şekilde aşırı derecede çok sayıda hesaba sahiptir

■ Kurumsal hesap çok az veya sıfır periyodik faaliyet gösterir

■ İşlemde, bankacının teminat şüpheleri nedeniyle kredi başvurusunu reddetmesine neden olacak durumlar bulunur
 
ŞÜPHELİ TİCARET FİNANSMANI İŞLEMLERİ
 
■ Müşteri, belirtilen fiyatları benzer bir piyasa durumunda veya çevresindeki fiyatlardan büyük ölçüde fazla veya az olan emtianın ihracatı veya ithalatı üzerine ticaret finansmanı yapmaya çalışır

■ Müşteri ödeme yapılmadan hemen önce akreditif lehdarında değişiklik yapar

■ Müşteri akreditifteki bir ödeme yerini lehdarın beyan edilen yerinden farklı bir ülkedeki hesap ile değiştirir

■ Müşterinin yedek akreditifi temel bir proje veya sözleşmeye normal referans yapılmadan veya olağandışı lehdarlar lehine ihale teklifi veya kati teminat mektubu olarak kullanılır

ŞÜPHELİ YATIRIM FAALİYETİ

■ Müşteriler bir yatırım hesabını, fonları özellikle offshore konumlara aktarmak için geçiş aracı olarak kullanırlar

■Yatırımcının yatırım hesapları hakkında ücretler veya yatırım araçlarının uygunluğu gibi olağan kararlara ilgisiz olduğu görülür

■ Müşteri bir dizi küçük işlem yoluyla büyük bir pozisyonu nakde çevirmek ister

■ Müşteri bir yatırım hesabına fon sağlamak için bildirim eşik değerinin altındaki tutarlarda nakit, ödeme talimatları, seyahat çekleri veya kasa çekleri yatırır

■ Müşteri özel emekliliği “serbest bakış” döneminde nakde çevirir veya erken çıkış yapar
 
ŞÜPHELİ ÇALIŞAN FAALİYETİ

■ Çalışan bankanın gerekli gördüğü yazılı raporlarda müşterinin referanslarını, geçmişini veya mali gücünü ve kaynaklarını abartır

■ Çalışanın adı sık sık çözüme ulaştırılmamış istisnalar veya istisna raporlarındaki yinelenen istisnalarda görülür

■ Çalışan maaşı ile karşılanamayacak savurgan bir yaşam tarzında yaşar

■ Çalışan sık sık iç kontrolleri veya belirlenen onay yetkisini çiğner veya politikaları uygulamaz

■ Çalışan özel menfaati için şirket kaynaklarını kullanır

■ Çalışan nihai faydalanıcının veya karşı tarafın kimliğinin ifşa edilmediği işlemlere yardımcı olur

■ Çalışan izin kullanmaktan kaçınır

PARA GÖNDERİCİ/DÖVİZ BÜROSUNDA ŞÜPHELİ FAALİYET

Ödeme talimatlarının, seyahat çeklerinin veya fon transferlerinin olağandışı kullanımı

■ İşlemlerde iki veya daha fazla kişinin birlikte çalışması

■ Para İşlem Bildirimi (CRT) verilmesinin önlenmesi için işlem değiştirilir

■ Müşteri her seferinde yerel eşik değerinden düşük araçlar satın almak için sık sık gelir

■yerel eşik değeri veya üstü  fon transferi, ödeme talimatı veya seyahat çeki kayıtlarının doldurulmasından kaçınmak üzere işlem değiştirilir

■ Aynı kişi (veya kişiler) kısa bir süre içinde birden fazla konumu kullanır

■ İki veya daha fazla kişi aynı kimliği kullanır

■ Bir kişi birden fazla kimlik belgesi kullanır
 
SİGORTA ŞİRKETİNDE ŞÜPHELİ FAALİYET
 
Sigorta poliçeleri üzerinden nakit ödemeleri
■ Poliçenin “yasal iptal süresi” içerisinde geri ödeme talebi

■ Başta bir offshore finans merkezi olmak üzere yurtdışından gelen poliçe primi ödemeleri

■ Büyük meblağlarda periyodik prim ödemeleri için istekte bulunan bir poliçe

■ Poliçede adı geçen lehdarın poliçe sahibi ile açık bir ilişkisi olmayan bir kişi ile değiştirilmesi

■ Bir poliçe iptal edilirken önemli orandaki vergi veya diğer cezaların dikkate alınmaması

■ Aslen bir ülkedeki bir şahıs tarafından taahhüt edilmiş sigorta senetlerinin başka bir ülkedeki bir ticari kuruluş tarafından ödenmesi

SİMSAR-ARACILARDA ŞÜPHELİ FAALİYET

■ Müşteri ifşa edilmeyen bir müvekkil adına temsilci rolü oynuyor gibi görünür, ancak meşru ticari sebepler olmaksızın söz konusu kişi veya mevcudiyet ile ilgili bilgi vermeyi reddeder veya buna isteksizdir

■ Herhangi bir açık sebep olmaksızın, müşteri çok sayıda hesaplar arası veya üçüncü şahıslar arası transferler gerçekleştirilen tek bir isim veya birden fazla isim altındaki birden fazla hesaba sahiptir

■ Müşterinin özellikle çok az geçmiş faaliyete sahip veya hiç geçmiş faaliyet bulunmayan hesabında açıklanmayan veya ani büyük elektronik transfer faaliyeti bulunur

■ Müşteri uzun vadeli bir yatırımı satın almak maksadıyla fon yatırır ve bunun arkasından çok kısa bir süre sonra talep üzerine pozisyon tasfiye edilir ve kazançlar hesaptan aktarılır

■ Müşteri açık bir ticari maksadı olmaksızın ilgisiz hesaplar arasında aşırı Yevmiye girişleri sergiler

■ Müşteri bir işleminin firmanın normal belgeleme gereklerini önleyecek şekilde işlenmesini talep eder

■ Müşteri açık bir sebebi olmadan veya diğer “kırmızı bayraklarla” bağlantılı olarak, değeri bir doların altındaki hisse senetleri, “S” Düzenlemesi (Reg S) hisseleri ve hamiline yazılı senetler gibi yasal olsa da dolandırıcılıkla ve suç geliri aklanması faaliyeti ile bağlantılı olarak kullanılmış olan belirli tipte menkul kıymetlerle ilgili işlemlere iştigal eder. (Bu işlemler daha sıkı durum tespiti gerektirebilir.)

■ Müşterinin hesabında çok düşük seviyede menkul kıymetler işlemleri ile açıklanmayan yüksek seviyede faaliyet görülür

KARABORSA PESO DEĞİŞİMİ SUÇ GELİRİ AKLAMA YÖNTEMİNİN ŞÜPHELİ FAALİYET GÖSTERGELERİ

■İşlemle bağlantısı olmayan üçüncü bir şahıs tarafından nakit olarak yapılan ödeme

■ İşlemle bağlantısı olmayan üçüncü şahıslardan gelen elektronik transferle yapılan ödeme

■ Alıcının hesabından çekilmeyen çekler, banka ödeme emirleri veya ödeme talimatları ile yapılan ödeme

■ Aynı günde aynı bankanın farklı şubelerindeki birden çok hesaba günlük çoklu yatırımlarla bağımsız çek hesaplarına yapılandırılmış para yatırma işlemleri

■ Belirli bir süre boyunca kullanılan ve daha sonra hareketsiz hale gelen tüketici çek hesapları

■ Birlikte bankaya gelen yabancı uyruklular tarafından açılan kişisel çek hesapları

■ Aynı yabancı uyruklular tarafından aynı gün açılan veya çeşitli bankalarda bulunan birden çok hesap

■ Kolombiya’ya ihracat yapan ABD ticari hesap sahipleri tarafından para yatırma işlemlerinin sıklığında veya meblağlarındaki artışlar

İSİM KONTROL LİSTELERİ : KARA LİSTE KONTROLÜ (Watchlists)

Finansal bir kuruluş yeni bir müşteri ile ilk defa iş yapmaya başlamadan önce, yayınlanmış olan bilinen veya şüphelenilen teröristler listelerini olası bir eşleşme olup olmadığını tespit etmek için kontrol etmelidir.

En çok bilinen listelerden biri ABD Maliye Bakanlığı Yabancı Varlıklar Kontrol Bürosu’na ait Özel Olarak Belirlenmiş Ülkelerin Vatandaşları ve Engellenmiş Kişiler listesidir.

Sık sık güncellenen bu liste, ABD hükümetinin terörist, uluslararası uyuşturucu kaçakçısı ve ABD dış politikası ve ticaret yaptırımları kapsamındaki kişilerden biri olarak kabul ettiği yüzlerce kişinin ve işletmenin adını içerir. Diğer birçok yaptırım, Birleşmiş Milletler ve diğer uluslararası yetkilere dayanmaktadır.

Birleşik Devletler’de OFAC kurallarına uyum, denizaşırı ticaret yapan şirketler ve tüm finansal kuruluşlar için uyum programının bir kısmı olarak en yüksek önceliğe sahip olmalıdır. OFAC bir finansal kuruluş denetleme dairesi olmasa da, federal ve devlet seviyelerinde bu tür dairelerle yakın ilişki içerisinde çalışır. Banka müfettişleri, incelemeleri esnasında OFAC uyum kılavuzunu görmek isterler ve OFAC uyumu hakkında sınamalar gerçekleştirirler.


Finans dışı şirketler böyle bir OFAC incelemesine tabi tutulmazlar, ancak hesap sahibi oldukları ABD bankaları OFAC tarafından belirlenen isimlerle ilgili işlemler esnasında tetikte olurlar. Banka böyle bir kişiyi fark ettiğinde, sadece bu kişiyi engellemekle değil aynı zamanda devlete Şüpheli Faaliyet Bildirimi göndermekle de yükümlüdür.


Ancak, kapsamlı durum tespiti prosedürlerinin ve OFAC araştırmalarının bile her zaman organizasyonunuzun uzak durmak istediği şüpheli yüksek riskli şahısları ve işletmeleri tespit edemediğini unutmayınız.


Devlet dairelerinden şüpheli teröristlerin isim listelerini alan finansal kuruluşlar ve işletmeler, müşteri listelerinde Orta Doğu ülkelerinden gelen şüpheli teröristlerin olup olmadığını taramanın kolay bir işlem olmadığını öğrenmişlerdir. Devlet bu işi kolaylaştırmamıştır.

OFAC’ın dağıttığı listelerdeki “belirlenmiş terörist” isimlerinin çoğu 15’e varan “Olarak da Bilinmektedir” şeklinde alternatif isimlere sahiptir.


Arap isim koyma gelenekleri ve kurallarının anlaşılması kafa karışıklığını azaltabilir. Birden fazla olan isimlerden bazıları sahteyken, bazıları ise gelenekler anlaşılmadığı için kafa karıştırıcıdır.
■ Tüm isimler kısa ünlü harflerin genellikle kullanılmadığı Arap alfabesinden dönüştürülür. Bu nedenle Muhammet ismi bir finansal hesapta Muhamet veya Muhamat olarak yazılabilir.
■ Arap isimleri tipik olarak uzundur. Bir kişinin ikinci adı babasının adıdır. İsmin başında yer alan “bin” veya “ibn”, “oğlu” anlamına gelir. Soyadı sona ekleniyorsa, bazen öncesinde “al” sözcüğü olabilir.
■ “Muhammet”, “Ahmet”, “Ali” gibi bazı isimler veya “kulu” anlamına gelen ve arkasından Allah’ın 99 adından biri gelen “Abd-” veya “Abdül” gibi ön ekler yaygın olarak kullanılmaktadır.
■ Birçok Arap ismi “Abu” sözcüğü ile başlar. Eğer bu ilk adıysa, bu muhtemelen kişinin adı değildir, zira “Abu”, “babası” anlamına gelir. Arkasından “özgürlük” veya “mücadele” gibi bir anlama gelen bir isim gelen “Abu”, hem teröristler hem de yasal politik liderler tarafından kullanılmaktadır. Sadece „Abu” bir soyadının ön eki ise, ad olarak kabul edilmelidir.


Uyum programınızın Müşterini Tanı uygulaması için alabileceği tüm tedbirlere rağmen, en iyi program bile başarısız olabilir. Örneğin, Siyasi Nüfuz Sahibi Kişileri (SNK) belirlemek ve teşhis etmek için net bir yol bulunmamaktadır. SNK’lerden gelen rüşvet gelirlerinin kabul edilmesi Birleşik Devletler’de olduğu gibi bazı ülkelerin yasaları kapsamında suç geliri aklanması olabilir.

Mali Eylem Görev Gücü, 40 Tavsiyesinde SNK’lere açık bir gönderme yapmaktadır. Fakat SGAÖ profesyonelleri açısından uygulamada görülen sorun devam etmektedir: Yüksek riskli bu müşteri kategorisi ve parasının olası yozlaşmış kaynağı nasıl tespit edilebilir?

Problem tüm dünyadaki SNK’lerin kimliği hakkında hazır ve faydalı bilgilerin bulunmamasıdır. Günümüzde, başta özel tedarikçiler olmak üzere, sadece bir avuç tedarikçi SNK veritabanı sunmaktadır.


Yolsuzlukla mücadele için kurulmuş hükümet dışı uluslararası bir örgüt olan Transparency International tarafından yayınlanan “Yolsuzluk Algı Endeksi” yüksek riskli yetki bölgelerine odaklanmada faydalı olabilir. Ancak, yolsuz olarak algılanan ülkelerin ilk 10 listesinde yer alan bir ülkedeki her müşteri SNK değildir. Bunun da ötesinde, düşük risk taşıyan bir yetki bölgesindeki bir SNK bile rüşvetçilik, haraç alma ve diğer yolsuzluk yapmış olabilir.


ABD Merkezi İstihbarat Dairesi gibi bazı devlet daireleri, Yabancı Hükümetlerin Devlet Başkanları ve Kabine Üyelerinin listelerini yayınlamıştır. Listeler www.cia.gov web sitesinde bulunmaktadır. Fakat bu liste alakalı tüm bilgileri sağlamaz. Verilerdeki eksiklikler yeterli önleme politikalarının uygulanmasını engellemektedir. Doğum tarihi veya adres gibi benzersiz kimlik tespit araçları bulunmamaktadır. Bu, özellikle büyük perakende finans kuruluşlarında önemli operasyonel kısıtlamalar ortaya çıkarır.

DEVAMLI KONTROL ve İZLEME - Yeni Müşteri, Mevcut Müşteri, Transferler ve İşlemler


UN TERROR LIST, OFAC SDN LIST, EU BLACK LIST, EMBARGOES, FRAUD LIST


Müşteri Kabul Komitesi ve İlave Özen:
 
Yüksek Varlık Sahibi Kişiler, Riskli Bölge ve Uyruk, Riskli Sektörler, Vakıf ve Dernekler, Siyasi Etki Sahibi Kişiler


Risk Oluşturan İşlemlerin İzlenmesi:
 
Periyodik Hassas Müşteri Hesap İncelemesi, Riskli İşlemler (Nakit işlemler, Transferler), Yüzyüze Olmayan İşlemlere İlişkin İşlem Limitleri ve Raporlama Teknikleri, IT Destekli Değerlendirme ve Uyarı Sistemleri.

Suç Geliri Aklama Riskinin Yönetimi: Risk Yönetim ve Denetim Sistemleri

Detaylı risk bazlı müşterini tanı ilkeleri ve uygulamalarının oluşturulması,

Riskli bölge, sektör ve bankacılık ürünleri konusunda ek özen ve kontrol–uyarı sistemleri kurulması,

Sistemi kontrol edecek bir iç denetim ve izleme ve eğitim fonksiyonunun yerine getirilmesi büyük önem arzetmektedir.

Devamlı eğitim ve geliştirme

Koruyucu politika ve Prosedürleri:
- Finansal kuruluşların bünyelerine, idare şekillerine ve yürürlükteki mevzuata uygun politika yazılı (AML) ve “MÜŞTERİNİ TANI” (KYC) prosedür ve kontrol yöntemlerini,
- Bu görevler için uygun ve yüksek nitelikli personel istihdamının sağlanmasını,
- Çalışanlara yönelik olarak süreklilik gösteren bir eğitim programı hazırlanmasını,
- Sistemi kontrol edecek bir iç denetim fonksiyonu kurulmasını içermelidir.

Müşterini Tanı- İki Temel Blok: Müşterini Tanı ve Risk Oluşturan Hesap ve İşlemleri İzlenmesi


A. Müşterini Tanı:
- Kimlik Tespit Yükümlülüğü ve Müşteri Profillerinin Oluşturulması
- Müşteri Olarak Kabul Edilmeyecek Kişi ve Kurumlar (WATCH LIST)
- Hassas Müşteri Grupları ve İlave Özen

B. Risk Oluşturan Hesap ve İşlemleri İzlenmesi:

Hassas Müşteri Gruplarının Tanıtıcı Bilgilerinin ve İşlemlerinin periyodik olarak gözden geçirilmesi


Riskli İşlemlerin periyodik veya anlık olarak izlenmesi, raporlanması ve kontrolü

Yükümlülük Denetimi

Müşteri Profillerinin Oluşturulması:

A. GERÇEK KİŞİLER
Kimlik Tespiti, Uyruğu, yerleşim yeri, İş ve Meslek Bilgileri, Gelir Düzeyi ve Kaynakları, Hesap Açma Amacı, Beklenen İşlem Türü ve Hacmi

B. TÜZEL KİŞİLER
Kimlik Tespiti, Yönetim ve Ortaklık Yapısı, Faaliyet Alanı, iş yaptığı alanlar, başlıca alıcı-satıcıları, İşyeri, kapasitesi, ciro ve çalışan sayısı, Hesap Açma Amacı, Beklenen İşlem Türü ve Hacmi

Niye Suç Gelirleri Aklanmak Zorundadır ?

Niye Suç örgütleri (suçlular), suçtan veya yasadışı faaliyetlerinden elde edilen gelirleri aklamak ihtiyacı içindedirler ?

Suçtan veya yasadışı faaliyetlerden elde edilen paranın: 
- Yakalanmaması veya yasal takipten korunması ,
- Gelirlere el konulmaması,
- Gelirleri kontrol altından tutulması ihtiyacı içindedirler.

1. Kaynağı açıklanamayan para ve servet toplum içinde dikkat çekerek suçluların yakalanmasına delil teşkil edebilir.

2. Suç geliri gizlenmelidir, aksi takdirde gelirlere el konulacaktır.

3. Suçluların yasadışı ve gayri ahlaki faaliyetlerinin ortaya çıkması nedeniyle toplum içinde alacakları tepki ve prestij kaybı önemlidir.

4. Para sürekli kontrol altında tutulmalı ve yasadışı kaynağı gizlenmelidir. Çünkü, para aklama işlemlerinde rol alanlar bu paranın kirli olduğunu ve sahibinin yakalanması halinde yasal sonuçlara boyun eğmek zorunda kalacağını çok iyi bilirler.

SUÇ EKONOMİSİ :

Suç ekonomisini farklı gruplarda incelemekte yarar vardır. Söyle ki;
  1. Kamu Maliyesini hedef alan suçlar: Vergi ve Gümrük Kaçakçılığı, İhaleye fesat karıştırma, Yolsuzluk, Rüşvet, Suistimal, Kalpazanlık vb. gibi.
  2. Piyasaların İşleyişini hedef alan suçlar: Sermaye Piyasası Suçları, Insider Training, Manipülasyon gibi.
  3. Kamu ve Özel Sektörü hedef alan suçlar: Haraç, Zor alım, Bilgi Casusluğu vb. gibi.
  4. Topluma ve bireylere yönelik suçlar: Terör, Uyuşturucu, silah kaçakçılığı, tarihi eser kaçakçılığı, insan kaçakçılığı, organ kaçakçılığı, terör suçları, adam kaçırma, fuhuş, cinsel sömürü, haraç, hırsızlık, gasp, dolandırıcılık, tehdit, yıldırma vb. gibi.

Para Aklama Suçu İle Niçin Mücadele Edilmelidir ?

Yasadışıdır, ulusal ve uluslararası alanda yaptırım, ağır hapis ve para cezalarına maruz kalınabilir.

Geçicidir, mali kurumların aktif ve pasiflerinde ani değişiklikler meydana gelebilir.

Devlet, kurum ve kişilere prestij kaybettirir.

Reel hareket etmez, piyasada arz-talep-fiyat gibi temel dengeleri bozar.

Güvensizlik ve istikrarsızlık yaratır.

Kanunlara saygılı ve dürüst yatırımcılara zarar verir.

Siyasal, ekonomik ve sosyal kurumlara verilen önemi ve güveni azaltır.

Sahteciliği, rüşveti ve ahlaksızlığı besler.

Birey ve toplumların sağlığını tehdit eder.

Bireyin ve toplumun kültür yapısına zarar verir.

23.02.2010

SUÇ GELİRİ AKLAMA YÖNTEMİ: HAWALA SİSTEMİ

HAWALA VE DİĞER RESMİ OLMAYAN DEĞER TRANSFERİ SİSTEMLERİ

Hawala, hundi veya namı diğer “yer altı bankacılığı” genellikle Afrika ve Asya’da bulunan etnik gruplarla bağlantılı olan alternatif havale sistemleri veya resmi olmayan değer transfer istemleridir. Bu genellikle yasal bankacılık sistemleri dışında uluslararası değer transferlerini içerirler. Güvene dayanırlar.

Hawala, fon hareketlerinin güvenli ve kolay bir biçimde gerçekleşmelerine imkan tanınması amacıyla Hindistan ve Çin’de Batı finans sistemlerinden yüzyıllar önce doğmuştur. Ülkelerine fon göndermek isteyen tüccarlar bunları genelde bir ticaret işletmesi sahibi olan bir hawala “bankacısı” ile yatırırlardı. Küçük bir ücret karşılığında banker fonların başka bir bankerden çekilebilmesi işini düzenlerdi, bu banker de genelde başka ülkedeki bir tüccar olurdu. İki banker ise hesaplarını normal ticaret süreci içinde kapatırlardı.

Günümüzde, dünyanın farklı yerlerindeki işadamlarının şirket hesaplarını üçüncü taraflara uluslararası düzeyde para göndermek için kullanması ile bu süreç büyük ölçüde aynı şekilde işlemektedir. Bu şekilde, para yatırma ve çekme geleneksel finansal kuruluşlar yerine hawala bankerleri aracılığı ile yapılmaktadır. Üçüncü taraflar genellikle elektronik transfer ile karşılaşacakları banka ücretlerinden kaçınmak isteyen ve ülkelerine küçük miktarlarda paralar gönderen göçmenlerdir.

Suç gelirlerinin aklanmasının önlenmesi tedbirleri tüm dünyada hızla arttıkça, devlet denetimi dışında gerçekleştirilen hawala kullanımının suç geliri aklayanlar ve teröristler için daha da çekici hale geldiğine inanılmaya başlandı.

Bu yöntem hem temiz hem de kirli paranın transferi için kullanılabilir. Aklayıcı için çekici bir yoldur zira yetersiz kağıt takibi sağlar. Genellikle minimal düzeyde olan fonları alacak müşterilerin detayları aracılar arasında fakslanır ve müşteriler fonlarını her işlem sonunda aracılardan alırlar.

15.02.2010

SUÇ GELİRİ AKLAMA YÖNTEMİ: KREDİ KARTI ENDÜSTRİSİ

Banka dışı finansal kuruluşlar, kredi kartı endüstrisi, suç gelirli aklamak için önemli bir alandır. Kredi kartı hesaplarının suç gelirlerinin aklanmasının ilk yerleştirme safhasında kullanılması pek muhtemel değildir, zira endüstri genellikle nakit ödemeleri kısıtlamaktadır. Bunların daha çok ayrıştırma veya bütünleştirme safhalarında kullanılması muhtemeldir.

Kredi kartı endüstrisi şunları içerir:

■ Üye bankaları banka kartı çıkarmaları ve tüccarlara bu kartları kabul etme yetkisi vermeleri veya her ikisi için lisanslandıran American Express, MasterCard ve VISA gibi kredi kartı kuruluşları.

■ Potansiyel müşterileri bulan ve kredi kartları çıkaran amir bankalar;

■ Kredi kartlarını kabul eden tüccarlar için işlemleri gerçekleştiren alıcı bankalar;

■ Ve bankalar için işlem gerçekleştirme ve diğer kredi kartı ile ilgili hizmetleri sağlamak için amir veya istihsal bankalar ile sözleşme imzalayan üçüncü şahıs işlemcileri.

Örnek:
Suç geliri aklayıcı olan Josh, bankacılık sistemine bir şekilde sokmuş olduğu kirli paraları kullanarak kredi kartına ön ödeme yapar ve böylece hesabında bir kredi bakiyesi yaratır. Josh daha sonra fonların kaynağını daha fazla gizlemesine olanak tanıyan bir kredi geri ödemesi talep eder, buna da ayrıştırma safhası denir. Josh daha sonra yeni satın aldığı mutfak dolabı için gelen kredi kartı faturasını ödemek için banka hesabına yatırdığı kirli parayı kullanır. Bu şekilde, yasadışı kazançlarını mali sisteme entegre etmiş olur.

Bir banka bir kredi kartı hesabı için bir çek ödemesi aldığında, paranın sisteme nasıl girildiğini ve bu paranın kaynağının ne olduğunu bulmak çok güçtür. Bir suç geliri aklayıcısı, başka bir kuruluşa para yatırma olanağına sahipse, kolaylıkla bir kredi kartı edinebilir.

Suç geliri aklayıcısı ayrıca, offshore bankalardaki hesaplara yasadışı yollarla kazanılmış paraları yatırabilir ve daha sonra offshore hesap ile bağlantılı kredi kartlarını ve bankamatikleri kullanarak bu paralara erişebilir. Buna alternatif olarak, nakdi bir ülkeden gevşek bir mevzuat denetlemesine sahip bir offshore ülkeye kaçırabilir, nakdi offshore bankalara yatırabilir ve –tekrar – kredi kartlarını veya bankamatikleri kullanarak yasadışı yollarla kazandığı paralara erişebilir.

Kredi Kartları İle Gerçekleştirilen Suç Gelirlerini Aklamanın Boyutu Bilinmiyor” adlı 2002 Raporunda, Birleşik Devletler’in kongre gözlemcisi olan ABD Hükümet Sorumluluk Ofisi, kredi kartlarını kullanarak varsayımsal suç geliri aklama senaryoları sunmuştur. İşte bunlardan biri: “Suç geliri aklayıcıları ABD’de yasadışı faaliyetleri için bir “paravan” olarak yasadışı bir işyeri kurarlar. ABD merkezli bir bankada bir banka hesabı açarlar ve “paravan” şirket adına kredi kartları ve ATM kartları alırlar. Yasadışı faaliyetlerinden elde ettikleri fonlar BirleşikDevletler’deki banka hesabına yatırılır.

ABD merkezli bankalarının şubeleri bulunan başka bir ülkede ise kredi kartlarını ve ATM kartlarını kullanarak ABD banka hesabından para çekerler. Para ABD’de bulunan suç ortaklarından biri tarafından yatırılır ve kredi kartı borcunu ödemek ve hatta kredi kartına avans ödemesi yapmak için transfer edilir. Bankanın çevrimiçi hizmetleri fonları çek ve kredi kartı hesapları arasında aktarma imkanı sunar.

SUÇ GELİRLERİNİ AKLAMA YÖNTEMİ: YARDIM KURULUŞLARI

Bilerek ya da bilmeyerek, yardım kuruluşları veya kâr amacı gütmeyen kuruluşlar terörizm amaçlı fonların sağlanması ve aklanması için araç olarak işlev görmektedir. Yardım kuruluşları veya kar amacı gütmeyen kuruluşlar özellikle terörün finansmanı için kötüye kullanıma açık bazı özelliklere sahiplerdir. Bunlar sırasıyla:

■ Kamunun güvenini kullanırlar

■ Önemli fon kaynaklarına erişim hakkına sahiplerdir

■ Genellikle nakde dayalıdırlar

■ Genellikle terörist faaliyetlere en çok maruz kalan bölgelerde veya bu bölgelerin yakınlarında küresel olarak varlıklarını sürdürürler. Çok az düzenlemeye tabidirler veya hiçbir düzenlemeye tabi değillerdir veya oluşturulmalarında çok az engelle karşılaşırlar.

Kar amacı gütmeyen meşru kuruluşların terörle ilintili mevcudiyetlerle olan bağlantılardan kaçınmasına ve kamunun güvenini yeniden kazanmasına yardımcı olmak için, Mali Eylem Görev Gücü 2002 yılında kar amacı gütmeyen kuruluşların istismarı ile mücadele amacıyla en iyi uygulamalar hakkında kılavuzlar yayınlamıştır. Kılavuzlar, FATF’nin Terörün Finansmanı Hakkında Özel Tavsiyeleri ile ilgilidir. Uygulamalar yardım kuruluşunun yönetimden ve muhasebeden banka hesaplarına ve yurt dışı ofislerine kadar operasyonlarının tüm seviyelerini kapsamaktadır. FATF kar amacı gütmeyen organizasyonlara şu tavsiyelerde bulunmaktadır:

■ Tüm giderleri açıklayan tam program bütçelerine sahip olmaları ve bunları sunmaları

■ Bağımsız iç denetimler ve dış saha denetimleri yürütmeleri ve dış saha denetimlerinin fonların amacına uygun kullanılmasını sağlamaları.


FATF, yardım kuruluşlarının fonları depolamak ve transfer etmek için resmi banka hesaplarını kullanmasını ve böylece bunların bankanın düzenlemelerine ve kontrollerine tabi olmasını tavsiye etmektedir. Hesapların açıldığı bankalar böylece kar amacı gütmeyen kuruluşları diğer müşteriler gibi ele alabilir, Müşterini Tanı kurallarını uygulayabilir ve şüpheli faaliyetleri bildirebilir.

Örnek:

Sweet Charity

The extortion and bribery trial of Jersey City Deputy Mayor Leona Beldini kicked off at the end of January and continues in the Federal courthouse in Newark. While the focus is, quite properly, on allegations of political corruption, the case raises a number of questions about the oversight of charitable organization, particularly religious foundations.

Beldini’s arrest is one of 44 made in July of a colorful assortment of rabbis, politicians and public officials in New Jersey. It is the first of a series of trials, although 10 of the arrested have already pleaded guilty.

The U.S. Attorney has been pounding home allegations that Beldini is one of almost two score of politicians that committed criminal breaches of public trust, but an important aspect of the case is that it also highlights how religious charities were used to launder money.

That’s where the rabbis, Brooklyn and New Jersey-based, come in. The alleged scheme involved over a dozen rabbis who accepted illicit profits under the guise of charitable donations and returned 85 to 90 percent of the money in cash or “clean” checks, according to the FBI.

Between June 2007 and July 2009, approximately $3 million in bribery money provided by federal investigators was laundered with the help of the Syrian and Hasidic Jewish rabbis. According to court documents, the rabbis charged did know the money was being used to bribe public officials: they believed it was from bank fraud and a counterfeit accessory operation!

Gmach Shefa Chaim, one of the charitable foundations involved, has already hired a lawyer David Liston, of Hughes Hubbard and Reed, to get back $508,000 seized by the FBI.

Liston told the Star-Ledger that the FBI has not suggested, let alone proved, that the officials who ran the charity knowingly laundered money. According to the newspaper, he wants the privacy of the group protected: the Gmach is an entity that values its privacy for religious reasons and provides help to the needy anonymously.

Privacy is all well and good, but the arrest, indictments, pleas and coming trials suggest that there is a need for religious charitable foundations to meet the same requirements that non-religious foundations and 501(c)3 (not-for profits) meet. This abuse of religious charities, if proven true, would not have happened so easily if they were required to file a form 990.

The banks used by the rabbis for the alleged money laundering include the nation’s largest bank, a super-regional and well-known local financial institution. And that means the trial is also a reminder to compliance professionals that due diligence and monitoring of suspicious activity is necessary even if the account holders are clergy.

SUÇ GELİRLERİNİ AKLAMA YÖNTEMi: HAWALA SİSTEMİ

HAWALA VE DİĞER RESMİ OLMAYAN DEĞER TRANSFER SİSTEMLERİ

Suç gelirlerinin aklanmasının önlenmesi tedbirleri tüm dünyada hızla arttıkça, devlet denetimi dışında gerçekleştirilen hawala kullanımının suç geliri aklayanlar ve teröristler için daha da çekici hale gelmektedir.

Bu yöntem hem temiz hem de kirli paranın transferi için kullanılabilmektedir. Aklayıcı için çekici bir yoldur zira yetersiz kağıt takibi sağlar. Genellikle minimal düzeyde olan fonları alacak müşterilerin detayları aracılar arasında fakslanır ve müşteriler fonlarını her işlem sonunda aracılardan alırlar.

Hawala, hundi veya namı diğer “yer altı bankacılığı” genellikle Afrika ve Asya’da bulunan etnik gruplarla bağlantılı olan alternatif havale sistemleri veya resmi olmayan değer transferi sistemleridir. Bu sistem genellikle yasal bankacılık sistemleri dışında uluslararası değer transferlerini içerirler. Güvene dayanırlar.

Hawala, fon hareketlerinin güvenli ve kolay bir biçimde gerçekleşmelerine imkan tanınması amacıyla Hindistan ve Çin’de Batı finans sistemlerinden yüzyıllar önce doğmuştu. Ülkelerine fon göndermek isteyen tüccarlar bunları genelde bir ticaret işletmesi sahibi olan bir hawala “bankacısı” ile yatırırlardı.

Küçük bir ücret karşılığında banker fonların başka bir bankerden çekilebilmesi işini düzenlerdi, bu banker de genelde başka ülkedeki bir tüccar olurdu. İki banker ise hesaplarını normal ticaret süreci içinde kapatırlardı.

Günümüzde, dünyanın farklı yerlerindeki işadamlarının şirket hesaplarını üçüncü taraflara uluslararası düzeyde para göndermek için kullanması ile bu süreç büyük ölçüde aynı şekilde işlemektedir. Bu şekilde, para yatırma ve çekme geleneksel finansal kuruluşlar yerine hawala bankerleri aracılığı ile yapılmaktadır. Üçüncü taraflar genellikle elektronik transfer ile karşılaşacakları banka ücretlerinden kaçınmak isteyen ve ülkelerine küçük miktarlarda paralar gönderen göçmenlerdir.

Hawala bir havale sistemi olduğu için suç geliri aklama döngüsünün herhangi bir adımında kullanılabilir. Etkili yerleştirme yolları sunabilir. Hawalader nakit aldığında, bu nakdi banka hesaplarına yatırabilir. Banka memurlarına yatırılan bu paranın yasal işletme geliri olduğunu kanıtlayacaktır. Aynı zamanda alınan nakdin bir kısmını, nakdi banka hesabına yatırma ihtiyacını azaltarak işletmesinin giderlerini karşılamak için kullanabilir.

Çoğu ayrıştırma entrikasının bir bileşeni kağıt üzerinde iz bırakmamaya çalışarak paranın bir hesaptan başka bir hesaba aktarılmasıdır.

Temel bir hawala transferi kağıt üzerinden hiç olmasa bile çok az takip edilebilir. Hawala transferleri paranın takibini daha da güç hale getirmek için ayrıştırılabilir. Bu, bazı ülkelerde bulunan hawala aracılarının kullanılması suretiyle transferleri zaman içinde dağıtarak gerçekleştirilebilir.

Hawala teknikleri paranın hemen her biçime dönüştürülmesi, suç geliri aklama döngüsünün bütünleştirme evresinde yasallık görünümünün tesisi için birçok fırsat sunma kapasitesine sahiptir. Para meşru (veya meşru görünen) bir işe yeniden yatırılabilir. Hawalader Birleşik Devletler’den Pakistan’a ve daha sonra tekrar Birleşik Devletler’e burada bulunan bir iş yatırımının bir kısmı olarak görünecek şekilde para transferini çok kolay bir biçimde düzenleyebilir.

Hawala’lar terörü finanse edenler için çok çekicidir, zira resmi finansal kuruluşların aksine bunlar potansiyel devlet denetimine tabi değillerdir ve standart biçimde detaylı kayıtları tutulmaz. Hawaladar’lar defter tutsalar da, kayıtları genellikle kişiye özel stenografide yazılır ve sadece özet olarak saklanır.

El Kaide 9/11 öncesinde parasının büyük kısmını hawala yoluyla aktardı. Bazı yollarla, el Kaide’nin 1996 yılında Afganistan’a taşınmadan önce hiç seçme şansı yoktu; oradaki bankacılık sistemi güvenilir değildi. Bin Ladin fonları verimli bir şekilde transfer etmek için Pakistan, Dubai ve Orta Doğu ülkelerinde çalışan bir hawala şebekesine başvurdu.

El Kaide paranın kaynağını ve amacını net bir biçimde bilen yaklaşık bir düzine güvenilir hawaladar’ı kullandı. El Kaide ayrıca, el Kaide ile iş yaptıkları konusunda ciddi şüpheleri olmasına rağmen bu konuda istekli ve ne yaptığının farkında olmayan hawala’ları da kullandı.

ÖRNEK:

Somali merkezli ve tüm dünyaya açılan bir para aktarma sistemi olan Al-Barakaat (anlamı „bereket”) Somali hükümetinin ve bankacılık sisteminin çöküşünden sonra şekillendi. İstihbarat kurumları Usame bin Ladin’in al-Barakaat’a operasyonlarına başlaması için para yardımında bulunduğu, bu kurumun Al-İtihaad Al İslamiya (AIAI) terör grubu ile yakın bağlantılı veya bu grup tarafından kontrol edildiği ve al-Barakaat’ın gelirlerinin bir kısmının AIAI’nın finansmanı için gönderildiği ve AIAI’nın da bunun bir kısmını Bin Ladin’e verdiği hakkında bilgi elde etti.

ABD’de, FBI 1999’un başlarında al-Barakaat şebekesi hakkında bir istihbara davası başlattı ve 2000 itibari ile bir ceza davası açtı. 9/11’den kısa bir süre sonra, al-Barakaat’ın varlıkları donduruldu ve defterleri ve kayıtlarına tüm dünyadaki baskınlarda el konuldu. FBI tarafından yürütülen ve Birleşik Arap Emirliklerinin eşi görülmemiş iş birliğiyle al-Barakaat’ın defterlerinin ve kayıtlarının finansal olarak analiz edilmesini içeren sonraki soruşturmada, Barakaat ve AIAI veya Bin Ladin arasındaki bağlantı olduğu suçlamaları sonuçsuz kaldı. Bu faaliyetler için Birleşik Devletler’de al-Barakaat’a karşı herhangi bir ceza davası açılmadı.

ABD Yabancı Kaynakları Kontrol Dairesi (OFAC) dondurma işleminin kararlar için sübut standardı karşıladığını iddia etmiş olsa da, Birleşik Devletler’de başkanlık emirleri kapsamında dondurulan varlıkların büyük çoğunluğu (ve Birleşik Milletler kararı ile diğer ülkeler tarafından dondurulan bazı varlıklar) serbest bırakıldı ve ABD merkezli al-Barakaat para göndericileri tarafından tedbire karşı açılan bir dava sonucunda para iade edildi. (Kaynak: Terörün Finansmanı Monografisi, Birleşik Devletler’e Terörist Saldırılar Ulusal Komisyonu, 2004).

HASTALIĞIN ADI: SUÇ GELİRİ AKLAMA

Suç geliri aklama riskini iyice anlamadan, sınırlama ve tanımlama yapmadan çözüm üretemeyiz...!

1) HASTALIĞIN TANIMI

Suç geliri aklama hem ulusal hem de uluslararası düzeyde (dünya çapında) bir ekonomik hastalık türüdür. Bu hastalık tamamen ortadan kaldırılamaz, ancak minimize edilebilir.

En basit bir ifadeyle "suç gelirinin aklanması", suçtan elde edilen gelirin (paranın) temiz hale getirilmesi sürecidir. Suç geliri aklam sürecinin hemen hemen tüm yönlerinde suçlular mevcuttur. Suçtan elde edilen gelirlerin; Tabiatını, Kaynağını, Yerini, Tahsisini, Hareketini, Haklarını, Mülkiyetini saklama/gizleme suçlular (VİRÜS) için hayati önem arz etmektedir.

Bu süreçte "yasalaştırma dürtüsü" çok büyük bir önem arz etmektedir. Suç gelirlerinin kimliğini gizleme veya saklama, ve resmi makamları aldatma, suç geliri aklayıcıları (VİRÜS) için önemlidir.

2) HASTALIĞIN ORTAYA ÇIKMA (ÇIKIŞ) ALANLARI

Suç geliri aklama, ekonominin her alanında ortaya çıkabilecek bir hastalık niteliğindedir.

Finansal olan ve olmayan alanlarda ortaya çıkan bir ekonomik hastalık türüdür. Suçlular kirli (kara) paranın kaynaklarını gizlemek, biçimini değiştirmek ve bu parayı daha az dikkat çekmesi muhtemel yerlere (ülke ve bölgelere) taşımak suretiyle gerçekleştirir.

3) HASTALIĞIN NEDENLERİ

Suç geliri aklamanın bir değil birden fazla nedeni vardır.Yüksek miktarda "KÂR" elde edilmesi, ve suç yoluyla elde edilen "gelirlerin/kârların/paraların" kaynağını tehlikeye atmadan kullanması.

Yasa dışı veya suç teşkil eden fiillerden (insan kaçakçılığı, zimmete geçirme, sigorta dolandırıcılığı, rüşvetçilik, uyuşturucu trafiği ve fuhuş vb. gibi suçlar) yasadışı biçimde elde edilen kazançları/kârların kullanmak. Resmi makamları aldatmak suş geliri aklayıcıları için hayati önem arz eder.

4) HASTALIĞIN TEDAVİSİ/ÖNLENMESİ

Hastalığın tedavisinde veya önlenmesinde, aşağıda belirtilen tüm faktörlerin, eş zamanlı olarak uygulanması gerekmektedir. Hastalığın yaygınlaşmasında ve ölümcül seviyelere ulaşmasında şunlar esas alınmalıdır:

1. Hastalığın önlenmesinde/tedavisinde ulusal ve uluslararası yasa ve düzenlemelerin ayni (eşit) standartlarda olması

2. Hastalığın önlenmesinde/tedavisinde uluslararası iş birliğinin (kordinasyonun) sağlanması

3.Hastalığın önlenmesinde/tedavisinde üst düzey araştırma-ve-geliştirme (bilgi-eğitim-teknoloji) yatırımlarının iyileştirilmesi

4. Hastalığın tedavisi/önlenmesi için toplumsal-bireysel felsefenin iyileştirilmesi

5. Hastalığın önlenmesinde/tedavisinde toplumda yaşayan tüm bireylerin (ekonomik aktörlerin) suç gelirinden elde edilen kazançların olumsuz etkilerine-sonuçlarına inanması.

6. Hastalığın önlenmesinde/tedavisinde toplum içinde yaşayan tüm bireylerin suç gelirlerine bakış açısının iyileştirilmesi

7. Hastalığın önlenmesinde/tedavisinde toplumsal ve bireysel paradoksların ortadan kaldırılması ve bu ekonomik hastalığın minimize edilmesine katkı sağlanması.

9.02.2010

SUÇ GELİRİ AKLAMA YÖNTEMİ: BORSA SİMSARLARI-ARACILARI

Menkul kıymetler alanında suç geliri aklanması ile mücadele etmenin zorluğu genellikle bu sektörde paranın az kullanılıyor olmasıdır. Bu sektör, bilgisayar sinyalleri ve kağıtlarla işlemektedir. Bu sektör suç geliri aklanma sürecinde, para aklayıcılar nakitlerini diğer yollarla elden çıkardıktan sonra kullanılmaktadır. Endüstrinin suç geliri aklanmasına gittikçe daha fazla maruz kalan yönleri şunlardır:

■ Uluslararası tabiatı

■ Hızlı işlemleri

■ Anaparada önemli kayıp olmaksızın senetlerin kolaylıkla dönüştürülmesi

■ Birçok yetki bölgesinden, yetki bölgesine veya yetki bölgesi aracılığıyla elektronik transferlerin rutin biçimde kullanımı

■ Özel bankacılık gibi, müşteri fonlarının kaynağının göz ardı edilmesini teşvik eden rekabetçi, komisyona dayalı bir ortam

■ Menkul kıymetlerin temsilci veya yed-i emin olarak aracı firmaların elinde bulundurulması uygulaması, böylece gerçek lehdarların kimliliklerinin gizlenmesine izin verilmesi.

Menkul kıymetler sektörü yoluyla aklanan kirli para, hem sektör dışından hem de içinden yasadışı faaliyetlerle üretilebilir. Sektör dışından yasadışı faaliyetlerle elde edilen fonlar için, bu fonların kaynağını gizlemek veya engellemek (ayrıştırma) maksadıyla menkul kıymetler işlemleri veya yasal teşekküllerin oluşturulması yöntemleri kullanılabilir.

Örneğin zimmete geçirme, içeriden ticaret, menkul kıymetler dolandırıcılığı, piyasa manipülasyonu gibi menkul kıymetler piyasasının kendi içindeki yasadışı faaliyetlerde işlemler veya manipülasyonlar daha sonradan aklanması gereken yasadışı fonlar üretir. Her iki durumda da, menkul kıymetler sektörü para aklayana çifte avantaj imkanı sunar, yasadışı fonları aklamasına ve ilgili menkul kıymetler dolandırıcılığından ilave karlar elde etmesine olanak tanır.

Suç geliri aklanması menkul kıymetler endüstrisinde fonların trampası için değil sadece fonlara sahip olmak için kullanılan müşteri hesaplarında meydana gelebilir. Bu, suç gelirini aklayanlara daha sıkı suç geliri aklanması kontrollerine sahip olan bankacılık kanallarından uzak durma imkanı sunar. Diğer suç geliri aklanması göstergeleri, “wash trading” olarak bilinen işlemler veya denkleştirme işlemleridir. Bunlar, belirli menkul kıymetlerde alışları ve satışları eşleştirme girişlerinin oluşturulmasıdır, böylece işlem yapıldığı yanılsaması yaratılır.

Birden fazla hesap üzerinden karlar ve zararları denkleştirecek şekilde wash trading yapılması ve ortak olarak
kontrol edilmiyormuş gibi görünen hesaplar arasında pozisyonların aktarılması suç gelirinin aklandığının diğer göstergeleridir.

Örnek:
Josh uyuşturucu kaçakçılığı yoluyla elde ettiği para ile iki aracı firmada menkul kıymetler hesabı açar. Hesabın birinde Eurodollar vadeli işlem sözleşmesi için uzun süreli bir pozisyon alır ve diğer hesabında Eurodollar vadeli işlem sözleşmesi için kısa süreli bir pozisyon alır.

Piyasada ne olursa olsun, zararlar ve karlar birbirini dengelemektedir ve kar ettiğinde saygın bir aracı firmadan çek almaktadır. Perakende simsarları-aracıları endüstrinin en ön sıradaki savunmasıdır – ve en kırılgan erişim noktasıdır.

Müşteri tabanlarını geliştirmek ve varlık toplamak için sürekli yönetimin baskısı altındadırlar. Bir müşterinin hesabında ne kadar çok varlık varsa, o hesap komisyon kaynağı olarak o kadar zengindir; simsarlara da ücretleri buna istinaden ödenir.

Endüstri girişken ve başarılı kişiler için bir çekim noktasıdır. Beceri sahibi suç geliri aklayıcılar, ideal olarak deneyimsiz bir kayıtlı temsilci bulmak ve uzun süreli bir komisyon akışı vaat ederek bir dizi işlem düzenlemek isteyeceklerdir. Fakat aracı kurum yönetimleri ve uyum görevlileri deneyimsiz temsilcileri dikkatli bir biçimde izlerler. Diğer taraftan deneyimli simsarların mali açıdan daha sağlam oldukları ve şüpheli müşterileri kabul etme olasılıklarının daha az olduğu düşünülür. Fakat suç geliri aklayıcıları kar potansiyelinin olduğu her yerde iş yapacaklardır.

California’da Sterling Mali Yatırım Grubunda simsarlık yapan Walter MacCarron tarafından 2003 yılında kaleme alınan Suç Geliri Aklanması Alarmı başlıklı makaleden alıntı yapılmış bir örneğe göz atalım. Makale bölgesel bir aracı firmanın Kuzey California ofisi ile ilgilidir.

Gerçek Yaşamdan Örnek

Kendisinin ve bazı ortaklarının parasını içeren geniş bir portföyü yöneten varlıklı bir kişi aracı bir firmaya başvurur. Konu hakkındaki engin bilgisini gözler önüne serer ve kendisine deneyimli bir simsar tayin edilmesi talebinde bulunur. ABD Yabancı Varlık Kontrolü Hazinde Dairesi’nden veya dışarıdan başka bir kaynaktan terör veya narkotik bağlantısı ile ilgili olarak olumsuz bir rapor olmadığı için 25 yıllık deneyime sahip bir simsar tarafından kendisine düşük fiyatlı teknoloji hisselerinde işlem yapması için bir hesap açılır. Yönetim kırmızı bayrakları göz ardı eder.

Söz konusu kişi British Columbia, Vancouver’da (Kanada) yaşasa da, işlemlerin Cayman Adaları’ndaki bir banka hesabı yoluyla gerçekleştirilmesini istemektedir. Bu durum, normalde takaslarda sorun çıkması durumuna karşı hesapta büyük mevduatlar bırakma talebini gerektirir. Bir işlemin takas edilmesi veya ödemesinin yapılması, satın alınan hisseler için ödeme yapılması veya satılan hisselerin teslim edilmesi anlamına gelir. Bu genellikle

işlemden sonraki üçüncü iş gününde gerçekleştirilir. Bazı yatırımcılar işlemlerinin bankaları tarafından DVP esasına göre ele alınmasını isterler; bunun anlamı bankanın ödemeyi hisselerin kendisine teslim edildiği anda yapacak olmasıdır. Aracı firma – o anda kendisine mantıklı gelmiştir - Cayman’ın banka hesaplarının kaynaklarını gizlemedeki ününü göz önünde bulundurarak bu talebi kabul eder.

Suç geliri aklayıcının oyununun ikinci ayağı artık tamamlanmıştır. Bir dizi hesap açılır. Yönetim artık dikkatini yeni müşteriler ve yeni işler peşinde koşmaya verir. Darbeyi indirme zamanı gelmiştir. İlk işlem, hisse başına 0,50$ karşılığında tezgah üstü bir teknoloji hisse senedinden 400.000 hisse alımıdır. Hisseler Cayman bankasına teslim edilir ve ödemesi yapılır. O ana kadar her şey yolundadır.

Komisyon normalin üstündedir. Hilenin tohumları atılmıştır. Bir hafta sonra simsara aynı hisseden 800.000 adet daha alınması için talep edilmemiş başka bir talimat daha verilir; fiyat hala 0,50$’dır. Söz konusu hisse küçük bir “dalgalanma” gösterir; bunun anlamı işlem için hazır hisselerin sayısının görece düşük olması ve bu büyüklükte bir talimatın hisse fiyatını yükseltmiş olabileceğidir.

Gerçekten de hisse hızlı bir yükseliş yapar, günü 0,92$’dan kapatır. Simsar bundan gurur duyar, müşteri de son derece mutlu görünmektedir. Ancak ödeme tarihinde müşteri hisselerin ödemesini yapmaz. Gecikme için sudan bir mazeret üretir fakat simsarın güvenini yeniden tazeler. Bu esnada, hissenin fiyatı yeniden düşmeye başlar. Geciken ödeme için izin verilen toplam yedi günlük süre sona erdiğinde hisse fiyatı 0,50$’a düşer. Uyum görevlileri bir hafta önce alınan 400.000 hissenin muhtemelen aracı kurum 800.000 hisseyi satın aldığı anda satıldığını düşünürler.

Alış hisse fiyatını artırmış ve suç geliri aklayıcının zaten yasadışı olan para üzerinden yaklaşık 160.000$ kazanmasını sağlamıştır. Ancak aracı firma için Federal Reserve marj kuralları, ek süreler sona erdikten sonra hisselerin piyasada yeniden paraya dönüştürülmesini gerekli kılmaktadır. Bu kadar düşük hacimde işlem yapılan bir hisse için, 800.000 hissenin satışa çıkarılması fiyatı aşağı çekecektir, aracı firma zararının 350.000$ olacağını tahmin etmiştir. Bu gibi durumlarda aracı firmanın az seçeneği vardır.

Zararı karşılaması için kişisel simsara bakabilir. Genellikle, yönetimler ödeme güçlüğünden ve denetim incelemesinden kaçınmanın ve konuyu yorgan altı etmenin yollarını arar. Bu sefer, firma neyin kurtarılabileceğini görmek için FBI’ı çağırarak karşı savaş açmıştır. Fakat söz konusu “doldur ve boşalt” entrikaları – suç geliri aklayıcılarının hemen girip çıktıkları için “soğuk duş” adını verdikleri yöntem – menkul kıymetler endüstrisinde yaygın bir hal almış olup etkileyici maliyetler ortaya çıkarmakta ve daha iyi bir yerde çok daha iyi kullanılabilecek kaynakları saptırmaktadır.

SUÇ GELİRİ AKLAMA YÖNTEMİ: KONSANTRASYON HESAPLARI

Konsantrasyon hesapları genellikle aynı gün içerisinde bankadaki çoklu veya bireysel müşteri işlemlerinin işlenmesini ve tediyesini kolaylaştırmak için tesis edilmiş iç hesaplardır.

Bu hesaplar aynı zamanda özel kullanım, tanıtım, tediye, süspan, gün içi, sweep veya tahsilat hesapları olarak da bilinir.

Konsantrasyon hesapları sıklıkla özel bankacılık, trust ve saklama hesapları, fon transfercileri ve uluslararası şubelerle olan işlemleri kolaylaştırmak için kullanılır.

Örnek:
Peru eski Başkanı Alberto Fujimori’nin eski casusu ve sağ kolu Vladimiro Montesinos, New York Bankası’nda kendi adına açılmış ve Peru’nun istihbarat şefi olarak çalışırken rüşvet gönderdiği kişilere para aktarma için kullandığı bir “konsantrasyon hesabı” da dahil olmak üzere üzere en az iki hesabı bulunmaktaydı.

Müşterinin adı, işlem miktarı ve hesap numarası gibi müşteriyi tanımlayan bilgilerin finansal işlemden ayrılması durumunda konsantrasyon hesaplarında suç gelirlerini aklama riski ortaya çıkabilir. Ayrılma durumunda, denetleme yolu kaybedilir ve hesaplar kötüye kullanılabilir veya yanlış biçimde yönetilebilir.

Konsantrasyon hesabı kullanan bankaların bu hesapların operasyonlarını ve kayıtlarını kapsayan yeterli politikaları, prosedürleri ve süreçleri uygulaması gerekir.

Bu hesaplar için bir takım suç gelirlerinin aklanmasının önlenmesi uygulamalarına aşağıda verilmiştir.

■ Defteri kebir etiketleri üzerinde çift imza gerekliliği.

■ Konsantrasyon hesaplarına doğrudan müşteri erişiminin yasaklanması.

■ Müşterinin hesap özetlerindeki müşteri işlemlerinin tutulması.

■ Müşterinin konsantrasyon hesaplar hakkında bilgi sahibi olmasının veya çalışanlarını hesaplar yoluyla işlemler gerçekleştirmek için yönlendirmelerinin önlenmesi.

■ Uygun işlem ve müşteri tanımlama bilgileri tutulması.

■ İşlemlerden bağımsız bir kişi tarafından hesapların sık sık mutabakatı.

■ Tutarsızlıkların zamanında belirlenmesi sürecinin oturtulması.

■ Yinelenen müşteri adlarının tespiti.